.: Dört kafadar, bir ihanet çetesi…

1Dışişleri Bakanlığında dört kafadar oturmuş, komşu bir ülke ile nasıl savaş çıkarabileceğini konuşuyor. Diyaloglar, düzeysiz,  sıradan ve hiç de bulunulan makamın ağırlığına yakışır düzeyde değil.

Kim bilir, belki de biz gözümüzde büyütüyoruz o makamları. Oraların olduğu, olacağı budur…

Neyse biz konumuza dönelim.

Bu konuşma, komşularla sıfır sorundan geldiğimiz noktayı gösteriyor.

Bir savaş nasıl çıkarılır, uluslararası arenada nasıl haklılığımızı savunur konumda olabiliriz tartışılıyor.

Neredeyse her kafadan bir ses çıkıyor, ulu orta görüşler ortaya atılıyor. Bunlardan en ağırı, insanın kanını donduranı Hakan Fidan’dan geliyor, “dört adam gönderirim, sekiz füze atar Türkiye’ye” diyor.

İşte bu kadar kolaydır savaş çıkarmak. Kendi askerlerinize, halkınıza füze atarsınız olur biter.

Sonra gelsin vatan millet Sakarya edebiyatı, “şehitler ölmez vatan bölünmez…”

Buraya kadar yeterince ağır olup biten. Ancak ikinci perde de bundan hiç de geri kalmıyor. Bu konuşmanın ses kayıtları ortalığa dökülür dökülmez hükümet kanadı başladı velveleye.

Bildik bir girizgah ve sonrası, söylenenlerde değişen bir şey yok. Böylesi olaylar karşısında hükümetin söyledikleri hep o bildik tonda ve bildik, tanıdık tümcelerle oluyor. Bunda vasat bir aklın yetersiz olan sözcük dağarcığının payı da az değil.

Ancak bütün bunların önüne geçen son günlerin telaşı, çaresizliği de kendince önemli bir rol oynuyor açıklamaların yetersizliğinde. Ve artık bir nakarata dönüşen “vatana ihanet, casusluk, pareler yapı” lafları havada uçuşuyor.

Kimseye soru sorma fırsatı vermeden; “En etkin savunma, saldırıdır” diyerek dört koldan sağa sola saldırıyorlar.

Yasaklar koyuyorlar. Komik yasaklar…

Sağır Sultanın duyduğunu kendi halkından saklayan yasaklar. Ses kayıtlarının olduğu internet sitelerinde duruyor konuşmalar, dünya izliyor, dinliyor, Türkiye’den erişimi engelli, halk izleyemiyor.

Gündemin hızlı akışı içinde biriken sorulardan en önemlisi hep orada duruyor; kendi halkına askerlerine füze atarak, halka vatana ihanet içinde olmaktan daha büyük bir suç var mı?

Hasan KAYA

29 Mart 2014 Cumartesi