.: O aydın, o yazar, o solcu…

Günümüzde kimse hak ettiği yerde değil. O büyük romancılar, araştırmacılar, gazeteciler, yazarlar ve aydınlar bize sunulanlar…

O roman, çok satan olduğu için büyük yapıt oluyor. O romancı çok satan romanın yazarı olduğu için büyük.  O akademisyen, o araştırmacı, gazeteci, yazar her gün televizyonu açıp karşımızda gördüğümüz için büyük.

Aynı şey o politikacı, o lider için de geçerli. Onlar da, bütün büyüklüğünü kitle iletişim araçlarının ve medyanın şişirmesine borçlular.

Eskiden egemenler elinin altındaki kitle iletişim araçları ve medya gücüyle, sağda dizilen kendi politik figürlerini, tek ve vazgeçilmez seçenek olarak sunarlarken, bu gün kimin sol olduğuna da karar veriyorlar.

O solcu, o devrimci, sosyalist her gün ekranda. Bir TV kanalından diğerine, bir programdan öbürüne koşuyor. Sol üzerine, sosyalistler üzerine o konuşuyor.

O büyük solcu, hayatın içinde, hiçbir kavgada olmadan ekranlarda görünmesi ile büyüyor, solun tek söz sahibi oluyor, bize ne yapacağımızı, nerede duracağımızı vazediyor.

O varken başka hiçbir şeye gerek yok. Sınıf adına o konuşuyor, gençler adına o, kadınlar adına o, halk adına o. Mücadele etmek, sokağa çıkmak artık gereksiz, liberal aydınlar, sosyal demokratlar ve o solcu, sosyalist bizim adımıza kanaldan kanala, programdan programa koşarak her şeyi anlatıyor, hakkımızı arıyor.

Bize kalan, TV karşısında ayaklarımızı uzatıp alkışlamak oluyor…

Hasan KAYA
29 Mart 2014 Cumartesi