.: Siyaset mi, politika mı?

Yazımızın başlığını anlamsız bulanlar, iki sözcük arasında ne fark var diyenler olacaktır. Bu anlamsızlığı açıklamaya çalışarak başlamadan önce şunu da eklememe izin verin. Türkiye’de yapılan siyasettir hiçbir zamanda politika olmamıştır.

Şimdi açılamamıza sözcüklerin anlamları üzerinde durarak başlayalım.

Siyaset sözcüğü Arapça Seyis (at bakıcısı) sözcüğünden türetilmiştir. Politika ise Yunanca politika yapma ve “polis”e ait yani şehre veya devlete ait işlerle uğraşmak anlamına geliyor.

Genellikle gündelik konuşmalarda bir birinin yerine kullanır, bir birini izleyen cümlelerde bazen politika, bazen de siyaset deriz. Ama görüldüğü gibi bu sözcükler köken olarak bir biri ile hiç ilgisi olmayan alanlara aitler.

Elbette zaman içinde, siyaset sözcüğü politikayı karşılar biçimde kullanılmış, kökeni ile bağını tamamen koparmış, türetildiği kökeni unutulmuştur.

Ancak Türkiye’de ve bütün Arap İslam dünyasında, siyaset sözcüğü, kökeni ile bağını koparmış görünse de; siyasilerin siyaset yapma biçimine baktığımızda, kökeni ile örtüşen bir uygulama alanını kendine bulmuştur.

Siyasilerin siyasetin onlara yüklediğine inandıkları “sorumluk” ve “görev” algısı ile sözcüğün kökeni ile örtüşen uygulamalar içinde olmuşlardır.

Seyisliğin bazen çobanlık olarak ifade edildiği siyaset yapma biçimi Türkiye’nin pek de yabancısı olduğu bir şey değildir.

Türkiye’de siyaset yapanların neredeyse hepsi sözcüğün etimolojik kökenine uygun bir siyaset yapma alışkanlığı içinde olmuşlardır.

Yakından, birazda eleştirel baktığınızda Türkiye’de ki siyasilerin devlet işleri ile uğraşmaktan başka her şeyle uğraştıklarını görürüz. Onları daha çok bir seyis alışkanlığı ile halkı terbiye etme, hizaya sokma çabası içinde görürüz.

Devlet ve devlet işlerini zenginleşme aracı olarak görme dışında asli görevinin, toplumu ve insanı terbiye etme, hizaya sokmak için kullanacakları bir araç olarak görmüşlerdir.

Hasan KAYA
20 Aralık 2013 Cuma