Dünyanın her yerinde böyledir. Bir ülkenin siyasal, ekonomik yapısı çoğu zaman öyle uzun lafa gerek kalmadan anlaşılır…

Çok sıradan gibi gözüken bazı olaylar karşısında ülke yöneticilerinin aldığı pozisyon, takındıkları tavır veya söyledikleri söz ülkenin sistemini bir çırpıda gözler önüne serer…

Ondan sonra isteyen istediğini desin. Güzel sözcükler bulup yakıştırın. “Demokrasi,” “ileri demokrasi” demek durumu kurtarmaktan başka bir anlama gelmez.

İktidar partisinin 8 milletvekilinin savunman olarak avukatlık yaptığı Sivas Madımak Kıyımı sanıklarının yargılandığı dava zaman aşımından düşüyorsa sizin ne dediğinize kim bakar…

Filistin’i bombalayan, İsrail’e veryansın edenler,  çoluk çocuk edebiyatı yapanlar şurada burnumuzun dibinde kendi çocuklarımız, kendi insanımız savaş uçakları ile bombalandığında susuyor, görmezden geliyorlar. Elinden gelen her imkânı kullanarak bize de unutturmaya çalışıyorlar…

Kim dinler o güzel sözleri…

Bu sistemin tarihe mal olmuş bir adı var…

Faşizm.

Biliyorum seçim ve anket sonuçlarına güvenen iktidar bunun adına da halk desteği diyor.

Ve bu yüzden de rahat…

Bütün diktatörler, topları, tüfekleri ve tankları ile rahat olmuşlardır. Halkı hep yanlarında sanmışlarıdır. Her seçimden başarı ile çıkmışlardır.

Örnek mi istiyorsunuz.

Yok, bilmediğiniz ülkelerden söz edip aklınızı karıştırmayacağım…

12 Eylül ve Kenan Evren…

Ne büyük kahramandı. Her gittiği yerde kitleler karşılar, omuzlarda taşınırdı… Her dediği kanun hükmündeydi.

Ama şimdi, adını siliyoruz verildiği her yerden…

Vapurlardan, hastane, okul ve sokaklardan adını indiriyoruz tabela tabela…

Hepsi çöpe gidecek…

Çokları acele edip; “Evren” adını verdi çocuklarına. O çocuklar şimdi babalarının ayıbını taşıyor…

Bu gün de bazı babalar ayıplarını çocuklarına miras olarak bırakmaya çalışıyorlar…

Hasan KAYA
11 Mart 2012 Pazar