[columns ]
[column size=”1/1″]Söze oradan,
sustuğum yerden başlamış,
gitmekten söz ediyordum.
Gece yarısı hazırlanmış
sırt çantasına sığmayan geçmişim,
arkamda çektiğim kapı,
katlanması en zor şeydi sessizlik.

Hep yağmur yağsın istemiştim
Rüzgar vardı,
belki böyle iyiydi,
saçlarını rüzgara bıraktığın geliyordu aklıma.
Eylül’dü işte…
bir başına yetiyordu her şeye.

Uzayan gecelerde
ağaçlar güz yalnızlığına
bırakmaya hazırdı yaprağını.
Çok sürmez,
saksıdaki çiçeklerim kurur,
herkes her şeyiunuturdu.

Bir şeyler
içimde gece mavisi kadar şekilsiz büyüyor
zeytin yeşiliyle yerlere değiyordu.
kuşlar konmuyordu gülüşüme.

Bir şeyler,
bir şeyler değişiyordu, mevsimlerden başka…

Hasan KAYA
Güre, 7 Eylül 2014 Pazar
[/column]
[/columns]