Çiçeklerim Kurur
Söze oradan,
sustuğum yerden başlamış,
gitmekten söz ediyordum.
Gece yarısı hazırlanmış
Mülteci bir yıldız…
Bir akşamın yorgun sancısıyım İstanbul da
Rüzgar olup saçlarına dokunuyorum
ellerimde bir yangının izleri
Dudağıma bıraktığın sözcükleri saklıyorum
Kuşlar su içiyor avuçlarından
Gidince üşüyorum
Bütün vakitler bir birinin aynı
Her şeyi ile bir taşra şehrine benziyorum
Sessiz, biraz da yalnız ve gözden uzak
Yaralı
Yenilmiş çığlıklarımdan
sessiz sedasız rüzgarlar geçti
yaz bitti.
Ve şimdi
Gül kokuyorum…
Hiçbir şey dememiş ellerim geceye
eylül şarkılarına susarken.
Dudağımda derin yara izi
durduk yere incinmiş bir söz oluyorum.
Eylül Dokunuşu
Öncesi Ağustos sıcağı,
Eylülden geçmiyor o uzak gökçe mavi
Bildik ev hali,
biraz hüzün, biraz yalnızlık,
Buğu Çiçekleri (Sesli Şiir)
(function(d, s, id) { var js, fjs = d.getElementsByTagName(s); if (d.getElementById(id)) return; js = d.createElement(s); js.id = id; js.src = "//connect.facebook.net/tr_TR/all.js#xfbml=1"; fjs.parentNode.insertBefore(js, fjs); }(document,...
Anadolu Güncesi (Sesli Şiir)
https://youtu.be/REks4EGyFK4
Anadolu Güncesi
Geceye verdim
Mızıkçı bir çocuğun
Küs yalnızlığını.
İğledim acıları eğirdim
Koca bir yumak
Mart ayazı
Eylül yağmuru
Orta Doğu'nun hilali kaşın
Sözün kırılgan suskusu
Damaskos önünde vurulmuş
Bağdat’ta yatar.
Esmer teninde bir kölenin
Şaklayan kırbaç...
.: Gittiğim her yerde…
Hiç aldırmazdım
“Yaşadım bitti” dediğim yerde biterdi, çeker giderdim…
İki satır arası sıkışıp kalan acıtan yalnızlığım
Ve ben
.: Bir güne sığmıyorsun
Bak bir güne neler sığıyor
Karda yürüyen bir kadın
Ardında ayak izleri
Üşüyen deprem çadırları…