Söz taştan ağırdır

Kürt çocukların, sokak aralarında panzerlere diklenmesine, taş atmasına hop oturup, hop kalkanlar, kıyameti koparanlar, şimdi biliyor mu kime taş attıklarını, kimi yaraladıklarını… Söz taştan ağırdır. Her sözün atılan taştan daha çok yürek yaraladığının farkındalar mı?

Düşlerim…

Bazen sebepsiz, hiç düşünmeden ”Seni seviyorum” der gibi düşlerimi anlatmak geliyor içimden. Sonra hüzünlerimi, kederden boğulduğum akşamlardaki yorgunluğumu... Biliyorum anlayacaksın; ekmeğimi üleşir gibi sevinçlerimi paylaşmak isteğimi.

Yeşil bahar

İnsan paylaştıkça ısınıyor, paylaştıkça çoğalıyor. Kar yağsın, elerim üşüsün. "Donmuş bunlar" diyerek nefesinle ısıtmanı özledim. Çatma kaşlarını, üzülme böyle her şeye... Sen böyle yapınca parmak uçlarını yakan sızıyı unutuyorum...

.: İnsan denen garip şey…

İnsan var olan canlılar içinde en garip olanıdır. Son derece karmaşıktır, bir biri ile çelişen birçok özelliği bir arada taşır. İnsanı hiç bir canlı...

.: Deryalar damlalardan oluşur

Büyük şehirlerin kalabalık kavşaklarında, büyük alanlarında kâğıt mendil, sakız bazen simit satan, bir köşeye oturmuş derme çatma bir boya sandığı ardında bir yandan “Boyayalım...

ABD ve Ortadoğu…

İkiyüzlülüğün hiç gereği yok. ABD’nin ne Ortadoğu’da ne de dünyanın başka bir yerinde kendisine karşı olmayan hiçbir otoriter, baskıcı rejimle sorunu olmadı. Birçok eli kanlı faşist diktatörün iktidara gelmesinde doğrudan veya dolaylı ilişkisi oldu. Örneğin Ortadoğu’nun baskıcı rejimleri arasında Suudi ve Kuveyt yönetimlerinin adı geçmiyor.

.: Kaybolan rüya…

Kan ter içinde uyandı. Çocukluğunda hep rüyalar görür istediklerini arzu ettiklerini rüyaların da yaşardı. Sonra nasıl olduysa rüyaları onu terk etti. Ancak son zamanlarda...

.: Medya ve Din…

Bayram değil seyran değil. Ramazan ayına ise daha aylar var. Peki, nedir bu gazetelerdeki Diyanet eskilerinin dini sohbetleri. Buna gerek duyulmasının altındaki gerçek nedir? Din elden gidiyor desek değil.

Uzak ülke…

Ne zaman, kimde görsek uzanıp tutmak gelir içimizden ve biliriz ki bu olanaksızdır. Ne yaparsak yapalım tutamayacağız o inci tanelerini, yerlere dökülseler toplayamayacağız. Öyle bizde ıslak yanaklardan öpmenin dayanılmaz isteğini kışkırtarak akacaklar.

.: Kaçan ilmik…

Aynı manzara. Zakkumlar arasından görünen hırçın deniz. Mavi değil. Daha çok gri, daha çok kirlenmiş bir hırçınlık bu. O delirdikçe içimde bir durağanlık, dinginlik oluşuyor. Hiç değilse yüreğimin susmasına seviniyorum. Kendimi kandırmak mı bu…