Şu aralar faiz lobisinin paraleller, hain ilan edildiğine, topun ağzına konduğuna hiç bakmayın. Bu lobiler arasındaki kavganın bir sonucundan başka bir anlama gelmiyor. Faiz lobisi de en az inşaat ve/veya müteahhit lobisi kadar kapitalist sistemin bir parçasıdır. Şimdilerde tanığı olduğumuz kavga, bir kayıkçı kavgasından başka bir şey değildir. Bu, içinde bulunduğumuz dönem itibarıyla, siyasal iktidarın ekonomik tercihleri inşaat/müteahhit lobisinden yana olduğunu bize göstermekten başkaca bir anlama gelmiyor. Siyasal iktidarların, ekonomik tercihlerinin, nesnel tercihler olmayacağı ve çoğunlukla ülke yararından çok, belli grupların ve iktidar erkinin kişisel çıkarları anlamına geldiğini söylemeye gerek yok. Üstelik böyle olması, kapitalist sistemin iç mantığı ve işleyişiyle de çelişmez.
Daha çok bina yükselsin, AVM yapılsın diye faizlerin düşürülmesi için, Merkez Bankası ile kavgaya girilmesi siyasal iktidarın, ekonomik tercihini göstermekten başka, lobiler arası kavgada hangi tarafın öne çıktığını, başat bir rol oynadığını bize fazlası ile gösteriyor.
Lobiler arası kavga, içinde bulunulan konjonktür gereği birinin kazanması ve diğerinin kaybetmesi ile son bulur. Ancak hangisinin kazandığından bağımsız olarak her seferinde istisnasız kaybeden halk olur.
Örneğin üç beş müteahhit kazansın, daha çok kazansın diye başlayan, siyasal iktidarın ve özellikle Erdoğan’ın Merkez Bankasını hedef alan sözleri ile hız kazanan kavga, doların yükselmesinin bir diğer nedeni olarak, halkın doğrudan yaşamını etkileyecek bir boyut kazanmadan edemezdi.
Öyle de oldu…
Bu umarsız, pervasız açıktan yanlı duruş çarşıya, pazara yansıyarak milyonların hayatına doğrudan dokunmaya başladı.
Dünya genelinde petrol fiyatların düşmesi ile göreceli bir iyileşme, fiyatlarda bir düşüş beklenirken; bu kavga doların hızlı tırmanışıyla anlamsız bir beklenti olmaya başladı. Zaten geçim sıkıntısı içinde olanların hayatını hepten zorlaştıran bir etki yaratmaya başladı.
Siyasal iktidarların, bütün o popülist, halktan yana olunduğu palavra söylemine rağmen, küfürbaz inşaat ve/veya müteahhitler lobisinin açıktan yanında duruşu, gerçekte kimleri temsil ettiklerini, kimlerin siyasal temsilcileri olduklarını; bize bir kez daha ret edilmeyecek açıklıkta göstermekte.
Hasan KAYA
07 Mart 2015 Cumartesi